top of page
Dağ Manzarası

İK Süreçlerini İyileştirmek & Standartlaştırmak

Günümüzde, kurumların İnsan Kaynakları yönetimlerinin yeniliklere açık, analitik düşünebilen ve dijital teknolojileri etkin kullanabilen bir yapıda olması büyük önem taşımaktadır. Kurum sahipleri ve tepe yönetimler, İK ekiplerinden stratejik bir yaklaşımla süreçlere liderlik etmelerini beklemektedir. Bu beklentileri karşılayarak kurumlarını geleceğe taşımak isteyen İK liderlerinin:​

  • Kuruma özel yetenek ve becerileri güvenle ve zamanında temin etmeleri,

  • Bu yetenekleri besleyecek ve geliştirecek ortamı sağlamaları,

  • Ekiplerin stratejik işlere daha fazla, operasyonel işlere daha az odaklanmasını mümkün kılmaları,

  • Üretkenliği artıracak teknolojileri seçip kolayca uygulamaları,

  • İş yükleri ve tanımları değiştikçe yeni zorlukların üstesinden gelebilecek esnek iş gücüne sahip bir kurum kültürü yaratmaları gerekmektedir.

​Bu ideale ulaşmak için, kurumunuzun İK süreçlerinin yeniden yapılandırılması konusunda destek talep etmeniz halinde aşağıdaki alanlarda danışmanlık hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz​.

  • Yüksek kaliteli adayları çekme, işe alma ve oryantasyon süreçleri

  • Geri bildirim odaklı performans değerlendirme sistemi

  • Rol bazlı yetkinlik tanımlama ve potansiyel değerlendirme sistemi

  • Eğitim ve gelişim yol haritası belirleme ve planlama yönetimi

  • Kariyer planlaması ve yedekleme yönetimi

  • Beceri açığı analizi & çoklu becerileri geliştirme yönetimi

  • Ödül ve takdir yönetimi

Öğrenen Organizasyon Kurulumu

Öğrenen bir organizasyon, çalışanlarını sürekli öğrenmeye, bilgiyi paylaşmaya ve değişen koşullara hızla uyum sağlamaya teşvik eden; böylece sürekli gelişen ve büyüyen bir iş kültürüdür. Bu yapıda, en üst düzey yöneticilerden en yeni çalışanlara kadar herkes yeni bilgiler öğrenir, öğrendiklerini paylaşır ve bu bilgiyi organizasyonu daha iyi hale getirmek için kullanır.

 

Buna karşın, öğrenen bir organizasyona sahip olmayan veya öğrenme ve uyum süreçlerinde yavaş kalan işletmeler, genellikle azalan verimlilik, zayıf karar alma, rekabet gücünün kaybı ve çalışan bağlılığının düşmesi gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşır.

Kurumunuzu öğrenen bir organizasyon kültürüne dönüştürmek ve bu dönüşümü sürdürülebilir bir başarıya dönüştürmek istiyorsanız, aşağıdaki stratejik sistem ve uygulamalardan faydalanabilirsiniz:

  • Strateji haritaları oluşturmak ve kısa, orta, uzun vadeli iş planlarını yapmak,

  • Kurumsal şirket karnesi geliştirmek ve hedeflerin yayılımını sağlamak,

  • Açık ve etkili iletişim yapılarını kurmak,

  • Hızlı ve güvenilir karar alma mekanizmaları oluşturmak,

  • Yetki ve sorumluluk dağılımlarını planlamak,

  • Denetim ve raporlama sistemlerini kurmak,

  • Geri bildirimleri değerlendirmek ve aksiyon planlarına dönüştürmek,

  • Hataları birer öğrenme fırsatı olarak görmek.

Bu dönüşüm sürecinde, kurumunuzun ihtiyaçlarına özel çözümler geliştirerek potansiyelinizi açığa çıkarmak için sizlere rehberlik etmeye hazırız. Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

“In House” Dijital Akademi Yönetimi

Değişen iş dünyası ve gelişim ihtiyaçlarına uyum sağlamak için, çalışanlarınızın eğitim ve gelişim süreçlerini destekleyecek bir “In House” Dijital Akademi Platformu oluşturabilirsiniz. Bu platform, çalışanlara:

  • Teknolojik çözümler,

  • Sınırsız erişim imkanı,

  • Kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimleri sunarak bireysel ve kurumsal gelişimi destekler.

Etkin kullanılan dijital eğitim platformları, çalışanların güncel bilgiye erişimini kolaylaştırır, öğrenme süreçlerini hızlandırır ve kurumları geleceğe hazırlamada kritik bir rol oynar. Dijital akademiler, hem çalışan bağlılığını artırır hem de organizasyonel verimliliği destekler.

Eğitim ve gelişim ihtiyaçlarınıza uygun bir dijital platformun oluşturulması ve yönetimi konusunda size özel çözümler sunabiliriz. Daha fazlası için bizimle iletişime geçebilirsiniz.​

Kurumsal Sosyal Sorumluluk (CSR) Faaliyetleri Yönetimi

Kurumsal Sosyal Sorumluluk (CSR), işletmelerin paydaşlarına ve topluma karşı sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmesini ifade eder. Bu gönüllülük esasına dayalı eylemler, toplum ve çevreye yararlı katkılar sunmayı hedefler. Günümüzün bilinçli yatırımcıları, müşterileri ve çalışanları, sosyal sorumluluk faaliyetlerini benimseyen ve uygulayan şirketleri tercih ediyor.

CSR yaklaşımı, işletmelerin yalnızca finansal kârlılığı hedefleyen geleneksel anlayışa meydan okuyarak, daha geniş bir etki alanı yaratmasını sağlar. Bu doğrultuda, kurumlar genellikle şu tür faaliyetleri planlayarak paydaşları arasında farkındalık oluşturur:

  • Karbon ayak izini azaltma ve çevresel sürdürülebilirlik,

  • Kadın çalışan istihdamını artırma ve çeşitliliği teşvik etme,

  • Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık uygulamaları,

  • Sosyal ve çevresel açıdan bilinçli yatırımlar,

  • Topluma değer katan projeler ve iş birlikleri.

CSR faaliyetleri, şirketlere yalnızca toplumsal fayda sağlamakla kalmaz; aynı zamanda şu tür avantajlar sunar:

  • Operasyonel maliyet tasarrufu,

  • Artan müşteri sadakati,

  • Güçlü bir marka itibarı,

  • Sürdürülebilirlik statüsünde fark yaratma.

Eğer kurumunuzda düzenli olarak planlanmış ve çalışanların da katılımıyla gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projeleri hayata geçirmek, bu projelerin getirdiği avantajlardan faydalanarak sürdürülebilirlik hedeflerinize ulaşmak isterseniz, deneyimlerimizle size destek olmaya hazırız. Daha fazla bilgi ve çözümler için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İş Güvenliği Bilinci Oluşturma

Kurumlarda “sıfır kaza” hedefini yakalamak için iş güvenliği programlarının şu üç temel unsuru içermesi gerekir:

  • Güvenli İş Ortamı Yaratılması (İçerik): İş güvenliği faaliyetlerinin kapsamlı ve detaylı bir şekilde tanımlanması.

  • Uygulama ve Yönetim (Süreç): Güvenlik faaliyetlerinin etkin bir şekilde hayata geçirilmesi ve yönetilmesi.

  • Kültürün Kalıcı Hale Getirilmesi (Davranış ve İklim): Güvenlik bilincinin tüm çalışanlarda yerleşik bir davranış biçimine dönüşmesi.

İdeal bir iş güvenliği programının temel amacı, çalışanların sürecin ortak yaratıcıları ve sahipleri olmasını sağlayarak, güvenlik bilincini bir kültür haline getirmektir. Bunun yanında, riskli davranışları ortadan kaldırarak güvenli bir çalışma ortamı yaratmayı hedefler.

İş güvenliği kültürünün inşası, liderlikten başlayarak tüm çalışanlara yayılmalıdır. Yönetim kurulundan saha çalışanlarına kadar herkesin süreçte aktif bir rol alması gerekir. Kıdemli liderlerin aktif katılım göstermemesi veya rol model olmaması, genellikle ilerlemenin önünde en büyük engel olarak karşımıza çıkar.

Eğer kurumunuzda “Sıfır Kaza” hedefli kalıcı iş güvenliği bilinci oluşturmak isterseniz, deneyimlerimizle size destek olmaya hazırız. Daha fazla bilgi ve çözümler için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

bottom of page